Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduktan sonra ilk yurt içi ziyaretini Çanakkale’ye yapan ve büyük bir coşkuyla karşılanan ATATÜRK; caddelerde, Viktor’un Şaraphanesi, Jeksın’ın bilmem nesi gibi birkaç tane yabancı işyeri adı görünce, konuşması için hazırlanan kürsüye çıkıp; ‘BİZ ÇANAKKALE’DE 300 BİN ŞEHİDİ BUNLAR İÇİN Mİ VERDİK? demiş ve konuşmasını yapmadan arabasına binerek Ankara’ya dönmüştür.
Acaba ATATÜRK, kurduğu devletin caddelerinde bugünkü DİL KATLİAMINI görseydi,
‘Yakın bu caddeleri’ der miydi, demez miydi bilinmez, ancak büyük bir olasılıkla tabelaları yakın diyebilirdi.
Güncelleyecek olursak, Mustafa Kemal’in askeri olmak, Çanakkale’yi bilmeden, Batılı bir pop şarkıcısını izlemek için konser salonunun kapısında yatıp sabahlamak ve onların soy kütüğünü ezberlemek değildir. Mustafa Kemal’in askeri olmak onun gösterdiği yolda,onun ilkelerine sıkıca sarılarak yürümek demektir….