Mantık analitiği üzerindeki çalışmalarıyla 20. yüzyıldaki felsefe akımlarını önemli oranda etkileyen İngiliz felsefeci, matematikçi Bertrand Russell, 1872’de İngiltere’de dünyaya geldi. Dört yaşında anne ve babasını yitirince, disiplinli bir kadın olan anneannesi tarafından büyütüldü.

Ev eğitimi ile kendini geliştiren Russell’ın 18 yaşında, ilk girdiği okul Cambridge Üniversitesi oldu. İlk üç yıl matematik, son yıl felsefe okudu burada.

Bertrand Russell
Trinity College, Cambridge, 1893

Cambridge’i bitirdiğinde, aile geleneğini sürdürerek politikaya atılmakla, felsefeye kapanmak arasında gelgitler yaşadı. Ailesinin baskısıyla, İngiltere’nin Paris Büyükelçiliği’nde görev alsa da devamında felsefe üstün geldi. 

Matematikçi Dr. Alfred Whitehead ile birlikte yazımına başladığı, sembolik mantığın klasiği olarak bilinen üç ciltlik Principia Mathematica (Matematiğin İlkeleri) adlı kitabı 1910 – 1913 yılları arasında yayımlandı.

Birinci Dünya Savaşı’nın çıkması, bu savaşı hazırlayan koşulları yakından izlemiş olan Russell’ı duyarsız bırakamazdı. Antiemperyalist bir savaş karşıtı idi.

Savaş esnasında yayınladığı bir bildiri nedeniyle, Russell 1918 yılında İngiliz hükümetini ve Amerikan ordusunu küçük düşürdüğü gerekçesiyle altı ay hapse mahkum edildi. 1919’da üniversitedeki hakları geri verilse de üniversiteden çıkarılmayı bir onur sorunu yaptığından geri dönmedi. 

Bertrand Russell, matematikçi olmasından kaynaklı sağlam düşünme yöntemiyle, sorunların çözümlenmesinde akılcı yöntemi kullandı, politikadan ahlaka kadar her alanda reformist bir tutumu benimsedi.

Eğitimden, kadın haklarına değin çeşitli alanlarda kalem oynatmış olan Russell’ın yapıtlarının ortak yanı, özlü ve açık üslubudur. Genel öğüdü şudur: “Kısa sözün elverdiği yerde uzun söze kaçmayın.”

Kısaca böyle bir öz geçmişe sahip olan Bertrand Russell’ın özgür düşünce için önerdiği on maddelik mini manifestosu ise şu şekildedir:

1. Hiç bir şeyi mutlak kesinlikle bildiğinizi düşünmeyin.

2. Delilleri saklamakla bir şey elde edemeyeceğinizi bilin; deliller sonunda muhakkak ortaya çıkar.

3. Asla düşünmekten soğutmaya teşebbüs etmeyin, çünkü muhakkak başarırsınız.

4. İtirazla karşılaştığınızda, eşinizden veya çocuğunuzdan bile geliyor olsa, otoritenizle değil akıl yürütmeyle karşılık verin. Otoriteye dayanan bir zafer gerçek dışı ve zahiridir.

5. Başkalarının otoritelerine saygı duymayın, çünkü her zaman karşı fikirdeki otoriteler de bulunur.

6. Sinsi olduğunu düşündüğünüz kanaatleri zorbalıkla bastırmayın, yoksa o kanaatler gün gelir sizi bastırır.

7. Tuhaf ve aşırı kanaatlere sahip olmaktan korkmayın. Şimdi kabul gören her kanaat eskiden aşırı idi.

8. Akıllıca uyuşmazlığı sessiz uyumluluğa tercih edin, çünkü eğer akla kıymet veriyorsanız, birincisi ikincisinden daha derin bir uyuşma demektir.

9. Rahatsız edici olsa bile hakikati söylemeyi prensip edinin, çünkü örtbas etmeye çalışmak çok daha rahatsız edicidir.

10. Aptal cennetinde yaşayanların mutluluğuna imrenmeyin, çünkü sadece aptallar bunun mutluluk olduğunu düşünür.

https://www.brainpickings.org/2012/05/02/aliberaldecaloguebertrandrussell/